Deutsch
Türkisch
English
Masters of Frame Drums
Uluslararası alanda tanınmış dört virtiöz perküsyon sanatçısı, biraraya gelerek en iyi yaptıkları işi yapmaya, bir ritim şölenine hazırlanıyor!
Glen Velez (ABD), Zohar Fresco (İsrail), Andrea Piccioni (İtalya) ve Murat Coşkun’un (Almanya ve Türkiye), adeta bir “Kasnak Vurmalı Çalgılar Zirvesi“nde buluşarak ortaya çıkardıkları benzersiz proje, gerçek anlamda sınırları aşıyor.
Glen Velez, sadece şimdiye dek aldığı 4 Grammy Ödülü sebebiyle “Lord of the Frame Drums“ diye adlandırılmıyor. Çok sayıda sanatçı ve müziksever tarafından “yaşayan efsane“ kabul edilen Velez, çalış tarzı ile dünya genelinde binlerce perküsyoncuya esin kaynağı olmuş ve bendir gibi kasnak vurmalı çalıgıları kimsenin yapamadığı düzeyde, devrimsel nitelikte geliştirmiştir. On yıllardır hayranlarını kendisine çeken bir “yaşayan efsane“dir gerçek manada.
Zohar Fresco da alanında önemli, sıradışı bir perküsyoncu olarak tanınmaktadır. Kendine özgü, son derece yaratıcı ve geniş bir yelpazedeki stili, İsrailli Perküsyoncu’ya “Virtuoso of Frame Drum“ ünvanını kazandırmış ve alanının sınırsız büyüklükteki ustaları arasında sayılmasını sağlamıştır. Fresco,sürekli şaşırtıcı tınılar sunmakta ve dinleyicileri büyülemektedir.
Andrea Piccioni, ustalar ekibinin üçüncü üyesi olarak “Maestro of Tamburello Total“ diye adlandırılmaktadır. İtalyan tefi “tamburin“ alanındaki birbirinden farklı çalış gelenek ve tekniklerine Piccioni kadar hakim olan ve tarihin çok eski zamanlarından bu yana varolan enstrümanlara böylesi modern bir ruh katabilen sanatçı azdır. Sanatçı zilli İtalyan tefini cezbedici çalış tarzı ile dinleyenlerin müziğin ritmine kendini kaptırmasını sağlar; ister Bobby Mc Ferrin ile turneye çıksın isterse Arap müzisyenlerle öz İtalyan geleneğini buluştursun...
Murat Coşkun da “Dervish of Frame Drums“ olarak projeleri ile dünya genelinde birbirinden çok farklı kültürleri buluşturmayı amaç edinen bir müzik elçisidir. Sufi müziği geleneğinden esinlenen Coşkun, kasnak vurmalı çalgıların bu yönünü, duyarlı ve hassas biçimde, aynı zamanda fikir çeşitliliği içeren stili ile Ustalar Dörtlüsü’ne dahil etmektedir.
Dört müzisyenin ortak programı, kompozisyon ve doğaçlama arasında gidip gelirken tını ve ritim açısından farklılıkların zenginliğini barındırmakta, adeta “ritim ve groove“dan oluşan bir havai fişek gösterisine dönüşmektedir. Beklenmedik tınılar, ortaya çıkan değişken atmosfer ve ahenk, yoğun ve akla gelmeyecek anlar yaratmakta, bu anlar eğlence öğesini de içine katmaktadır.
Tüm perküsyon severlerin bekledikleri ilk konserler dizisi!
